Zeus babasının karnına sert bir yumruk attı. ‘ Zamanın doldu , Baba ‘ dedi.
Güce tapınmalar başladı. Neden acaba ..?
Bir Türk ata sözü var : ‘ Düşenin dostu olmaz … ‘ diye..!
Düşenin dostu neden olmaz ise , güce tapınma da o sebeble var olur.
Yeryüzünün adı gaia , gökyüzünün ise uranustu. Gaia , uranusu ilk defa öptüğünde , uranus kızardı. Daha sonra Gaia , üç tane çocuk doğurdu. Dünyaya gelen bu üç çocuk çok çirkindi. Babaları Uranus, bu üç çocuğa bakmaya dayanamıyordu. Bu çocuklardan çok utandı ve sıkıldı . ‘ Bu üç çocuk yerin altında yaşayamazlar mı ‘diye düşündü. Manzaramı bozuyorlar dedi. Ve onları yeryüzünün içine doğru itti.
Gaia , Uranus’a çok kırıldı. Ve ondan kurtulmayı düşündü. Çocukları olan küçük Titanlara : ‘ Babanız çok yaşlandı.İçinizden biri idareyi ele almalı ‘ dedi. Titanlar , annelerinin bu talebi karşısında , çok korktular. Ancak , içlerinden biri olan Kronus, Gaia’nın sözüne itibar etti. Anne Gaia Kronus’a , baba Uranus’a zarar verecek sert bir taş verdi. Kronus , baba Uranus’u bu taş ile alt etti.
Kronus , bir başka titan Rehiaya evlenme teklif etti. Rehiya ilk çocukları doğduğunda, Kronus doğan ilk çocuğunun yüzüne bakmadan onu ağzına attı ve yuttu.
Rehia : ‘ Sen ne yapıyorsun diye haykırdı. ‘ ‘Sakin ol ..! Aptal şey ..! bu çocukları korumak için en iyi yol bu dedi. ‘ Kronus.
Rehia’nın daha sonraki yıllarda , 3,4 ve 5. Çocuğu dünyaya geldi. Ancak , aynı şeyler diğer çocuklarınında başına geldi.
Rehia altıncı çocuğa hamile iken , iyi kalbli bir peri ile anlaştı.Doğum yaklaşınca bir dağa ve mağaraya sığındı. Çocuğu orada dünyaya getirdi. Bu küçük çocuk ağlayınca dağlar titrerdi.
Bu çocuğun adı Zeustu… Zeus çok çabuk büyüdü. Babasının karşısına çıktı. Baba Kronus : ‘ Sen kimsin ‘ dedi. Zeus babasının karnına sert bir yumruk attı. ‘ Zamanın doldu , Baba ‘ dedi.
Kendi bireysel menfaatlerini her şeyin üstünde görenlerin bir yaşam biçimi , inanç şekli , davranış modudur , güce tapınma…
Güce tapanların en büyük özellikleri de , bilime kapalı bir bakış açıları olması , bağnaz bulunmalarıdır. Bu insanların düşünmelerini beklemek , onlara haksızlık etmektir aslında…
Anlık ve bireysel menfaatlerini her şeyin önünde ve üstünde gören bu kaba softa ve ham yobaz tiplerin çeşitli şekilleri vardır. Bunların *dinci olanları olduğu gibi , din dışı söylemleri ve davranışlarda bulunanları bu çeşitlilik arasındadır. Bunların ortak yanı devlet ve Cumhuriyet düşmanlığıdır. Bu iki yobaz , Atatürk düşmanlığında ve basit menfaatleri çevresinde hemen birleşir.
Bu bağnaz tiplerin güce inanma ve tapınma basitliği, an itibari ile taptığı güçten daha büyüğünü buluncaya kadardır. Daha büyük menfaat elde edeceğini düşündüğü gün , hiçbir insaf kaidesine uymaksızın tapındıklarını yere çalar. O yüzden olsa gerek, kendisine tapınılan şey ve kimse ,( menfaatperestlerin ) tapınmalarına hiç değer vermez .
O , bilir ki tehlike yanıbaşındadır.
Menfaatperestlerin kendine bağlılığı anlık menfaat iledir.
Bu yüzden olsa gerektir ki , Hallacı Mansur : ‘ Sizin şu taptıklarınız ( kendi bireysel menfaatleriniz ) benim ayağımın altındadır .’ demiştir. Ve bu sebeble , menfaatperestler ve bağnazlar tarafından dinsizlik suçlaması ile asılmıştır.
İnsanı dışlama ve kendinden saymama bu yüce ve kutlu millete Yunandan , batıdan ve Arap kültüründen sirayet etmiş bir davranış bozukluğudur. Grekler ve Latinler kendinden veya kendi gibi olmayana barbar , Araplar ise a’cem ismini vermişlerdir. Güce tapma ve tapınma bu asil milletin geleneğinde hiçbir zaman olan bir davranış modu olmamıştır.
O tengriyi hep vicdanında ve gökte aramıştır.
At’ tila ( Roma’da ) Pazar’da köle olarak satılan soydaşını görünce Türk’ten köle olmaz diyerek , soydaşını pazara getirip satanı köle yapmıştır.
Güce tapınmalar başladı. Neden acaba ..?
‘ Düşenin dostu olmaz … ‘ da …
İnsanlar , güce taparda ondan … Her zaman bir At’ tila çıkmaz da bundan..
Zeus babasının karnına sert bir yumruk attı. ‘ Zamanın doldu , Baba ‘ dedi.
Herkese selam ve sevgilerimle…
- Dinci : ‘ dindar anlamında olmayıp , dini kullanan anlamındadır.
- Din dışı tabiri : dini referans almayan anlamındadır. ( Yoksa ,Kimse dine inanmak mecburiyetinde değildir.Bu konuda bizi ilgilendirmez )
- ( Zeus babasının karnına sert bir yumruk attı. ‘ Zamanın doldu , Baba ‘ dedi. ) ifadesi , Yunan destanları kitabında geçtiği şekilde alınmıştır.
- Yazı bir siyasi amaçla yazılmamış olup , bir sosyolojik değişimi analiz eden genel , edebi bir yazıdır.